30 Ağustos 2009 Pazar

Marcello Lippi


Marcello Lippi, 26 Haziran 2008 tarihinde İtalya milli takımının başına ikinci kez geçerek 2006’da kaldırdığı Dünya Kupası’nı 2010’da da kaldırmak ve kupayı ülkesinde tutmak için iki yıl önce bıraktığı koltuğuna tekrar oturdu.

1948 yılında Viareggio’da dünyaya gelen Marcello Romeo Lippi, gösterişsiz ve mütevazi bir defans oyunculuğundan sonra teknik direktörlük kariyerine 1982’de başladı. Aktif futbol hayatı boyunca Sampdoria, Savona ve Pistoiese olmak üzere sadece üç takımda forma giyen Lippi, 34 yaşında kramponunu astı. Özellikle 1980-81 sezonunda Pistoiese’nin Seri A’daki başarılı kadrosunun bir parçası olan Lippi, Sampdoria’da da top koşturarak Seri A deneyimi kazanmış oldu, ancak vasatı aşamayan futbolculuk kariyerinden sonra Lippi, futbola kulübede devam etmeye karar verdi.

1982 yılında 11 yıl boyunca formasını giydiği Sampdoria’nın Genç Takımı ile hocalık kariyerine start veren Lippi, Ceneviz kulübüne olan sadakatinin getirisiyle yeni hayatına başlamış oldu. Sampdoria’dan Pontedera’ya gitmek için ayrılan Lippi, 1985 ve 1989 yılları arasında İtalya’nın birçok alt lig takımlarını çalıştırdı; ta ki Cesena’da yakaladığı başarılı sezon gelene kadar.

Cesena’yı Seri A’da 12. sıraya yükselten Lippi, ne yazıkki bu başarısını bir sonraki sezon sürdüremedi. Takım Seri B’ye düştü. 1991 yılında ise 43 yaşındaki teknik direktör kariyerine devam etmek için takımdan ayrıldı.

Yeni bir sayfa

90ların başında ekonomik kriz nedeniyle birçok kulüp genç olması nedeniyle Lippi’yi takımı düzenleyecek tek isim olarak görüyordu. Napoli de bunlardan biriydi. İşin acı tarafı, Napoli’nin Diego Maradona, Ciro Ferrara ve Salvatore Bagni ile 80lerde yakaladığı başarılar, artık geride kalmıştı. Lippi, Napoli kulübesinde geçirdiği tek sezonda (1993-94) mavi beyazlılara UEFA Kupası’na katılma hakkını kazandırmıştı. Bu başarı, Toskanalı hocanın geleceğinin parlak olduğunu gösteren ilk sinyaldi.

Bir sonraki sezon Napoli’den ayrılan Marcello, Juventus’dan aldığı çok iyi teklifi geri çeviremeyerek; Torino kulübünün resmi teknik direktörü oldu.

Juventus ve Lippi

Marcello Lippi’nin belkide hafızalara kazınan en önemli yılları 1994 ve 1999 yılları arasında Torino devinde geçti. Lippi, Delle Alpi’de ipeksi saçlarıyla, elindeki sigarayla, sakin ve aklı başında duruşuyla futbolseverler için hiçbir zaman akıllardan silinmeyecek bir imaj yaratmıştır kendine.

Onun yönetimindeki Juventus, Seri A’ya uzun bir süre damgasını vurdu. Siyah beyazlılar Lippi önderliğinde Üç Seri A Şampiyonluğu (1995, 1997, 1998), bir İtalya Kupası (1995) ve iki de İtalya Süper Kupası (1995, 1997) kazanmıştı. O günler Marcello’nun kariyerinin en iyi günlerinden bir kısmını da oluşturmuştu. Ayrıca Juventus Lippi ile birlikte, 1996 yılında Şampiyonlar Ligi finalinde Ajax’ı penaltılarla devirerek şampiyonluğa ulaşmıştı. Bir yıl sonraysa finalde Alman ekibi Borussia Dortmund’a yenilerek bu önemli organizasyonda ikinci olurken üst üste iki sezon finalde boy gösterme onuru Juve'nin olmuştu.

Juventus’ta yakaladığı bütün bu başarılarla Lippi, Avrupa’nın en iyi teknik direktörleri arasında anılmaya başlanmıştı. 1999 yılında ise başarılı teknik adam, Milano’ya transfer olup Internazionale’nin başına geçti.

Mavi siyah hatıralar

Lippi’nin Inter’deki macerası sadece bir sezon sürdü. 2000-01 sezonunun yani ikinci yılının ilk maçında Inter yönetimi, teknik adamın işine son verdi. Seri A’yı lider Lazio’nun tam 14 puan gerisinde dördüncü olarak bitiren Inter, İtalya Kupası finalinde de Lazio’ya yenilerek Lippi ile geçirdikleri sezonu kupasız kapamıştı. Sezon öncesinde taraftarın ve yönetimin çok şey beklediği kadro, sezon sonunda beklenen başarıları elde edememiş ve herkesi hüsrana uğratmıştı. 2000-01 sezonunun ilk maçında gelen mağlubiyet ise Lippi’nin gönderilmesine neden oldu. Genel olarak bakıldığında ise Lippi, bir önceki teknik direktör Luigi Simoni’den çok daha iyi bir iş çıkarmıştı. Bu nedenle birçokları tarafından Inter’in Lippi’ye yaptığı haksızlık olarak gösterilmektedir.

İkinci bahar

Lippi İnter’den ayrıldıktan sonra Juventus’a geri döndü. İtalyan hoca, eski kulübüyle üç sezon (2001-2004) daha geçirdi. Bu dönemde tarih bir kez daha tekrarlandı. Lippi-Juve ismi bir kez daha tarihe damgasını vurdu. İnter’deki başarısızlığın ardından Torino ekibinde yaşanan iki Seri A Şampiyonluğu, Şampiyonlar Ligi ikinciliği ve iki İtalya Süper Kupa zaferi bir kez daha Lippi’nin ne kadar başarılı bir teknik direktör olduğunu kanıtladı.

2003 yılında Manchester’da oynanan Şampiyonlar Ligi finalinde Lippi’nin öğrencileri, AC Milan’a penaltılarda mağlup olup İtalya’ya elleri boş dönmek zorunda kaldılar.

Hiç şüphe yok ki Lippi, kendine has oyun planına ve taktiğine bağlılığıyla başarı sağladı. Teknik direktörlük kariyeri boyunca insan yönetmesini de iyice öğrenip geliştiren Marcello, çok iyi bir lider olmasını bildi. Özellikle öğrencileri Antonio Conte, Ciro Ferrara, Alessandro Del Piero ve Gianluca Zambrotta ile olan yakın ilişkileri, gelen başarılarda bu isimlerin ön plana çıkmasını sağladı.

Dünya şampiyonu

Kulüplerde yakaladığı Başarılarla kendini kanıtlamış teknik adam, 2004 Haziran ayında Juventus’dan ayrılarak İtalya milli takımının başına geçti.

Büyük bir heyecan ile görevine başlayan Marcello, 2006 Dünya Kupası ön elemelerinde rahat bir gruba düşerek kolay galibiyetlerle 10 maçta 23 puan toplayarak gruptan çıkmasını bildi. İtalya futbolunun o sıralarda ‘Calciopoli skandalı’ nedeniyle çalkantılı bir süreçte olması nedeniyle ülke, Almanya’dan başarılı bir sonuç beklemiyordu. Juventus’un Seri B’ye gönderilmesi, Lazio ve Milan’a verilen cezalar, milli takımdaki oyuncuları bir hayli endişelendirdi. Üstat, değneği eline aldı ve endişeyi azme çevirerek İtalya’ya Dünya Kupası’nı dördüncü kez getirdi.

Ayrılık vakti

Lippi, kariyerinin en büyük başarısı olarak tanımladığı 2006 Dünya Kupası sonrasında yaşını da gerekçe göstererek milli takımı bıraktığını açıkladı.

Son yaşananlar ve yine bir geri dönüş

İki yıl boyunca stresten uzak kalan ve rahat bir dönem geçiren Lippi, futbol adına sadece bir televizyon yorumculuğu yaptı. Buna rağmen işine olan tutkusunun ağır basması ve şartların oluşmasıyla efsane teknik direktör Marcello Lippi, Roberto Donadoni’nin Euro 2008’den başarısızlıkla dönmesinin ardından İtalya milli takımının başına bir kez daha geçti.

Lippi, dört maçta sadece üç gol kaydeden ve ciddi defans sorunları yaşayan bir kadroyu alarak; enkazı toplama görevini üstleniyor. Fabio Cannavaro’nun yaşı ilerlemesi, Marco Materazzi’nin formda olmaması, Alessandro Gamberini ve Andrea Barzagli’nin tecrübesiz olması ön planda olan sorunlar olurken, Lippi’nin kafasında milli takımı bıraktıklarını açıklayan Alessandro Nesta ve Francesco Totti’yi kadrosunda düşündüğü haberleri şimdiden gelmeye başladı.

Son olarak Lippi dosyasını, tecrübeli teknik adamın 2006 Dünya Kupası hazırlık kampında sarf ettiği sözleriyle kapatıyoruz: “Bütün dünya bize (İtalya) karşı fakat onlara yanıldıklarını göstereceğiz.”

İtalyanlar’ın bunu 2010’da bir kez daha göstermeleri gerekecek.

Kısaca
-Marcello Lippi en çok gemicilikten ve sigara içmekten hoşlanıyor.
-2006 Dünya Kupası'nı ailesine ithaf etti.
- 9 Haziran 2006 günü Dünya Kupası’nı kaldıran Lippi’nin öğrencileri, bu tarihe kadar 25 maçlık yenilmezlik rekoru yakaladılar.

0 yorum:

About Me

 
spor365. Design by Wpthemedesigner. Converted To Blogger Template By Anshul Tested by Blogger Templates.